Neredeyse bir geri dönüşüm alanı gibi kullandığımız ÇöpKenarlar, aynı zamanda ihtiyacı olanlarla ya da ihtiyacı olduğunu düşündüklerimizle kurduğumuz bir iletişim ağına da dönüştü geçmişten bugüne. Ayıptı, gurur kırıcıydı derken "Sokaklarda yoksul mu kaldı ayol?", "Paranın kimde olduğu belli değil bu zamanda.", "Aman onlardaki para bende yok." gibi sözlerle de desteklenen, ihtiyacı olanlarla süren iletişimsizlik, resmîleşmemiş ÇöpKenar iletişim ağında tüketicilerine geri dönüşüm olanağı sağlıyor. ÇöpKenar, Türkiye'de sosyolojik olarak da bir inceleme konusu olabilir. İhtiyaç sahiplerine ulaşılabilecek yerleri bilmemek, var olan yerlerin bir çoğunun örgütsüz, koordinasyonsuz olması, mahâlle, semt sokaklarında geçmişteki gibi direkt ihtiyaç sahibine ulaşamamak, güvensizlikler bölge bölge, mahâlle mahâlle değişkenlik gösteren ÇöpKenar'ına kaldığımızı da gösteriyor. Kendi çapımızda "Damlaya damlaya göl olur." "Bir caretta bir carettadır." düsturuyla çabalarımız değerli olsa da yeterli olmadığını bu çaba içinde de biliyoruz. Dayanışmanın, örgütlü dayanışmanın gerekliliği bu alanda da kendini gösteriyor. Bir yerden başlamak lazım. Bir kenardan tutmak.
ÇöpKenarları eşit olmayan sokakların çocuklarıyız…
(Can Anar'ın bu başlık altında toplanmış diğer fotoğrafları için: https://cananarphotography.wordpress.com/2015/12/03/19/ )